BURJUVAZİNİN BÜTÜN SALDIRILARINI YENECEK GÜÇ İŞÇİ SINIFININ ÖRGÜTLÜ GÜCÜDÜR

YAŞASIN 1 MAYIS!

Hem ekonomik hem de siyasi olarak derinleşen kriz koşullarında işçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs’a giriyoruz. Kapitalizm ücretli kölelik düzenidir. Egemen sınıf burjuvazi, işsizliğin yaygınlaşmasıyla işçileri bölerek, bizim aramızdaki rekabeti artırarak milliyetçiliği öne çıkarıp değişik milliyetlerden, ülkelerden işçileri birbirine düşman ederek bu sömürü çarkını sürdürmekte. Ve yine işsizlik, yoksulluk, açlık ortamında karşılıyoruz 1 Mayıs’ı.

Hayatın her alanını işçi ve emekçilere yaşanmaz hale getiren kapitalistler, yasalarıyla da bunu pekiştirmeye çalışıyorlar. Sosyal yıkım yasalarıyla milyonlarca işçi ve emekçiyi mağdur etmeye çalışan egemen sınıf karşısında işçilerin kararlı duruşunu buldu.

119 yıl önce işçilerin gücünü birleştirip, alanlara çıkıp taleplerini haykırdığı gündü 1 Mayıs. Bugün de işçiler, emekçiler, bu 1 Mayıs’ta sosyal yıkım yasası saldırısı başta olmak üzere yükselen milliyetçiliğe, şovenizme,Kürt halkına uygulanan baskılara karşı alanlara çıkacak. Türkiye, tarihinin en ciddi boyutlu siyasi ve ekonomik krizini yaşarken egemen sınıf, her zaman olduğu gibi, bunun faturasını da işçilere, emekçilere kesmeye çalışıyor.

Üretim durma noktasına gelmiş ve tek bir fabrika açılmıyorken toplumsal muhalefeti durdurmak üzere ülkenin her yerinde cezaevleri açılmakta, yenileri inşa edilmektedir. Mevcut cezaevlerindeki düzenin tutsak aldığı politik tutuklulara ve hükümlülere de baskılar, tecrit ve aynı doğrultuda yeni uygulamalar da alabildiğine devam etmektedir. Avrupa Birliği uyum yasaları, Kopenhag kriterleri çoktan unutuldu bile.

Son 14 Mart, 1 Nisan ve 6 Nisan’daki eylemlerin ve mitinglerin de gösterdiği gibi, ne baskılar ne tehditler ne de cezaevleri, işçi sınıfının mücadelesini durduramayacaktır.

Öte yandan varlığı bile inkar edilen Kürt halkına da egemen sınıf, sınırsız baskı ve terör uyguluyor. Politik skandal ve fiyaskoyla sonuçlanan sınır ötesi harekatın sonrasında Newroz kutlamalarında da Kürt halkına saldırılar, bir kez daha Kürt halkının direnme ve mücadele azmi karşısında boşa çıkmıştır.

Sömürgeci oligarşi, bugün tüm toplumda milliyetçilik ve şovenizmi körüklemektedir. Ama başka bir ulusu ezen ulusun kendisi de özgür olamaz. Bu yüzden işçilerin, emekçilerin, ezilenlerin çıkarları, milliyetçilikte, şovenizmde değil, Kürt ulusunun kendi kaderini tayin hakkının, bağımsızlık hakkının, özgürlüğünün, eşitliğinin sonuna kadar savunulmasındadır.

1 Mayıs alanı, sınıf mücadelesiyle Newroz’un direngen ruhunun harmanlandığı, Kürt halkıyla dayanışmanın, halkların eşitliği ve kardeşliğini haykırmanın taşındığı yer olmalıdır.

1 Mayıs mücadele günüdür, kavga günüdür. Sömürenle sömürülenin, ezenle ezilenin karşı karşıya geldiği gündür.

1976 - 77 - 78’de Taksim’de yüz binlerin katılımıyla gerçekleştirilen 1 Mayıs gösterilerinin, Türkiye işçi sınıfının mücadelesinde, Taksim’i 1 Mayıs alanı olarak simgeleştiren özel bir yeri vardır. Bu geleneğin sürdürücüsü olarak Taksim’de 1 Mayıs yasağını geçen yıl kırdık.

Bu yıl başta 1 Mayıs 77 katliamı olmak üzere oligarşinin tüm katliamlarından hesap sormak için, Kürt halkına özgürlük istemek için, işçi sınıfının aydınlık günleri demek olan sosyalizmi istediğimizi göstermek için, işçilerle, emekçilerle, kızıl bayraklarımızla yine gireceğiz 1 Mayıs alanına.

1886’dan bu yana her 1 Mayıs, Chicago’dan Kızıl Meydana oradan Taksim 1 Mayıs alanına uzanan bu mücadele çizgisi, insanlığın en büyük özleminin ve mücadelesinin çizgisi oldu. Bu çizgiyi sahiplenmek, devam ettirmek ve başarıya ulaştırmak için 1 Mayıs’ta alanlardayız, 1 Mayıs alanındayız.

Emperyalist kapitalizme ve yerli işbirlikçilerine karşı en büyük silahımız örgütlülüğümüz, birliğimizdir, bunu göstermek için 1 Mayıs’ta 1 Mayıs alanındayız.

Sınıfın gücünü görmek ve göstermek için, devrim ve sosyalizm için, 1 Mayıs’ta 1 Mayıs alanındayız.

YAŞASIN 1 MAYIS! YAŞASIN SOSYALİZM!

KAHROLSUN FAŞİZM! KAHROLSUN ŞOVENİZM!

KAHROLSUN SÖMÜRGECİLİK!

YAŞASIN PROLETARYA ENTERNASYONALİZMİ!

ÖZGÜRLÜK SOKAKTA, KURTULUŞ KAVGADA!